3 Eylül 2010 Cuma

Body Center - SportClass Center

SportClass Center Hakkında:
 Spor Salonu Hakkında Düşüncelerim: Gayet ferah bir ortama sahip. Salonda çalışan insanların birbirine olan saygısı gerek hocaların öğrencilerine olan saygısı gayet üst düzeyde. 3 haftalık bir çalışmada bile body building adına harika adımlar atmış bulunuyorum. Gazi Osman Paşada oturan herkesi ve body building için salon arayan herkesi görmeye çağrırım. Salon yaklaşık 150-200 metrekare arasıdır.

 Spor Salonu Adres: Kazım Karabekir Mah. İmam Hatip Bulvarı No:27/1 G.O.P/İSTANBUL
 Adres Detay: Kazım Karabekir Mahalle Muhtarlığının Karşısı, RAMMAR'ın üst katı
 İletişim Bilgileri: (212) 419 68 68


Evde Body Çalışmaları, Fitness Çalışmaları

26 Ağustos 2010 Perşembe

Zayıflama Hapının Zararları

Zayıflama Hapı Az Kalsın Beni Öldürüyordu

  15 Ağustos Pazar... Tarih benim için önemli, çünkü iki gün önce bir sahur vakti, bu günü görme ümidimi yitirdiğimi hatırlıyorum... Acil polikliniğinde çekilen kalp grafiği sonucu anlaşılan; kalp spazmı, ritim bozukluğu, nabız yüksekliği ve ''felç'' evet yanlış duymadınız: Felç... göz kapaklarınıza kadar. Beyninizin talimatları dışında kalışı gerçekten çok acı bir durum... Ve gelelim olayın, gördüğünüz ismime layık öncesine...
Bir kadın gününde sohbette, güvendiğim bir arkadaşımın tavsiyesine uyarak bu hapı almaya karar verdim

  Biber hapı ismini, klasik bir kadın gününde, sözlerine itimat ettiğim bir insanın dilinden duymak, belki de araştırmadan bu ilaca inanmamın küçük nedenlerinden sadece birisi. Gerisi tamamen şahsıma aittir...

  26 yaşındayım, çocukluğumdan bu yana kilo problemi yaşıyordum. Ve 3-4 yıl öncesine kadar çoğunu ''bilinçsiz'' diyetlerle (aç kalarak) verdim... Bu bilinçsiz diyetlerle yüksek kilo kaybı zaten bağışıklık sistemimde zayıflama sağladı... Bunu söylememin nedeni ise; “bu ilacı kullanmasanız bile, yapacağınız bir diyet benim durumuma düşmenize sebep olabilir” demiyorum, “kesinlikle olacaktır” diyorum...

  Ve dükkânının vitrinine ürünleri sere serpe yaymış bir ''aktar''a rast gelmemle bu ürüne başlayışımın serüveni...
Kilo vermek her şeyden daha önemli geliyordu bana.

  İlk hafta, yedi gece ve gün boyunca hiç uyumadım. Dikkat ediniz “hiç”... Sekizinci gün uyuyabildim, iştahım kesildi, bir haftada iki kiloya yakın verdim. Zaten çok yiyemediğim için, onun da kesilmesi “neredeyse hiç yememem” anlamını taşıyor yani... Kalp çarpıntılarım, istem dışı kas hareketlerim, sinirli halim ve hayattan yavaş yavaş daha çok koptuğumu bilerek devam edişim... Bunu söylüyor olmamın nedeni ise, ilacın aynı zamanda psikolojik tahribat yeteneğine de sebep oluşunu ifade içindir... Derken ilk kutu bitti ve 5-6 kilo verdim. Mutluyum, ancak suratımda belirgin bir farklılık var. Çenem önde, yanaklarım çökük, gözlerim çukurlaşmış bir halde... Ama yine de bu kilo kaybı her şeye değerdi ben için...

  Bu arada ailemden gizli oluşu da artı parantez... Zira onlar bu konularda oldukça hassas ve sözde beni de öyle yetiştirdiklerini sanan insanlar...

  Derken ilk kutunun bitiminden sadece bir hafta sonra, geri aldığım 4 kilo... Yeni bir bunalım. Ve ikinci kutuyu almak üzere aktara ikinci yolculuk...

İlk 6 kapsül; aynı uykusuzluk, aynı çarpıntı, aynı sinirlilik.. Ve verdiğim 2 kilo... Mutluyum...

  Bu arada kendimde anlam veremediğim hâller, neşesizliğim, artık güzel olan fiziğime rağmen, insanlara görünmek istemeyişim... Anne-babama aşırı tepkilerim... Kendi kendime kalma hissim... Bunlar anladığım, korktuğum ama kendime de ancak bugün itiraf edebildiğim etkiler...
Komaya girdim...

  Derken, ikinci 6 kapsül... üçüncü... ancak kilo verme durumu sıfır... Hatta almaya başlamam. Derken doz artırımım...

Ve iki gece önce komaya girmem...

Midemin yıkanması için hastaneye geç kalışım... Dolayısıyla bütün etkileri, reaksiyonları ziyadesiyle yaşayışım ve hala yaşıyor oluşum... Ailemi ve sevdiklerimi üzmem... Şu anda bile kalbim her an duracak hissi... 5 litre seruma rağmen hala üstümdeki yoğun etki... Uyuşmalar... Felçlik hissi... Kıpırdayamamak... Ve bazen istesem de konuşamamak. Kendi ağzımdan çıkan kelimelerin demek istediğim kelimeler olmadığını farketmemin ızdırabı...

  Hala akıbetimi ancak Cenab-ı Hakk'ın bildiği 2 kutuluk bir cehaletin serüveni...
Yaşadıklarımdan herkes ibret almalı

  Şimdi, bunları size yazarken kolumu acıtan serum kelebeğim, bana bir şey olursa arkamdakilere bırakacağım ızdıraptan tutun, onların bu ilacı şikayet edecekleri bir merciinin bulunmamasına kadar her şey zihnimde deveran etmekte... Çünkü üstünde tek kelime Türkçe yazı olmayan, “Tarım Bakanlığı” onaylı bu ilacı, bizler nebatat cinsinden olmadığımız için şikayet hakkına sahip bulunmuyoruz... Çünkü bilerek, Sağlık Bakanlığı onaylı bir ilaç almadığımız aşikar!

  Ve bugün, serumdan dolayı aldığım ve eğer yaşarsam alacağım kilolarım... Kendimi çok cahil hissedişim, kendimden utanışım...

  Siz bu siteyi hazırlayan Sevgili Kardeşlerim, hiç bir menfaatinizin olmadığı, yukarıdaki yorumlarda bırakın sizi, size karşıt görüşler tarafından bile denilmiş [Okurumuz, yani bu yazıyı yazan “Kara Cahil” rumuzlu okurumuz, biber hapı yazısındaki yorumlardan bahsediyor. O yazıya yapılan yorumlarda birtakım insanlar bana ve Bodytr ailesine “menfaatiniz olmadığı hâlde bu yazıyı yayınlamanızı anlamıyorum” gibi cümleler sarfetmişlerdi]. Bunun için Allahım sizlerden razı olsun... Ancaaaaak ! eğer bu siteye bunlar başıma gelmeden önce rastlamış olsaydım dahi, emin olun ki, yorumlarda geçen ''5-6 kilo verdimmm'' ibarelerini görüp, gerisini boşverip bir eczane ve aktarın yollarına koşmuş, bu zehri almıştım... Çünkü biz iflah olmazlığımızla meşhur bir toplumuz... Cehaletimizle, bilip bilmezden gelişimizle... Biz hayırsız evlatlar, başınızda beklerken ağlayan garip annelerin, egoist evlatlarıyız... Sevgili Kardeşlerim, siz daha çoook yazarsınız... Biz daha çooook sizi azarlarız, çamur atarız; yetmez, bu ürünlerin bedava temsilcileri kesilir, gider alır, ölsek de içeriz biz...
  Belki biri ölür, biri duyar, biri yazar. Bir umut ya, bir kişi kurtulsa faydadır.


Kaynak: BodyTr

25 Ağustos 2010 Çarşamba

Evde Şınav ve Mekik Çalışmaları

Herkese selamlar...

  Evde body çalışmları yaparken en temel 2 hareket vardır. Bunlardan biri şınav diğeri mekik. Bilindiği üzere askerde de bunlarla yapılan vücutlar vardır. Spor salonuna giden birisi antreman olarak evde uygulayabilir. Herhangi bir sakıncası yoktur tekrar sayılarını düşürmek şartıyla.

Şınav
  Evde Şınav çekerken nizami olmasına dikkat edin. 100 tane şınavı en az 25er taneden 4 sete bölün. İlk zamanlarda zor gelicektir. O yüzden set aralarını 4-5 dakika tutun. Daha sonraları 2,5 dakikaya indirin. Yaklaşık 1 aydan sonra bu program size az gelecektir. Şınav sayısını 200 yapın ve set sayısını sabit tutun. Yani 4 Set 50şer tane. Oluşan kas kütlelerini yorarak daha fazla büyütmeye çalışın her zaman. Şınavı çekerken nefes alıp verişlerimize dikkat edelim. İnerken nefes ver, çıkarken al. Böylelikle daha koordineli çalışın vücudunuzla. 

Mekik 
  Evde Mekik çekerken nizamiyet önemlidir. Karın kası çalıştıracaksanız dizlerinizi çok hafif kırınız ve çekerken mekiği oynatmayınız. Göğüs kası için mekik çekiyorsanız dizlerinizi tam kırınız. Böylelikle tam hedef yerini ayarlayınız. Mekik şınavın 2,5 katı olmalıdır. Çekiceğiniz sayı 250 ise 4 setten 60-65 arası birşey. Az gelmiş olabilir rakam size. Ama hem göğüs hem karın kası için ideal bir seviye. 1 ay sonra set sayısını aynı tutarak çalışma programını 2 katına çıkarınız.

Evde Vucüt Geliştirmek

Öncelikle herkese selamlar..

  Arkadaşlar bir çoğunuz yoğun iş temposu veya maddi durumlardan dolayı body salonlarına gidemiyorsunuz veya gidiyor ama düzeninde bir sorun çıkarıyorsunuz. Bu sorunsa sizin gelişiminizde sıkıntılar çıkarıyor. Bu yazımda bu sıkıntılardan nasıl kurtulacağımızı anlatacağım.

  Öncelikle sorunu belirlememizde fayda var.Sorunları belirlemek için birkaç soru soralım kendimize.
  
Vücut geliştirmeyi istiyor musun?
  Vücut geliştirmek diyince akla hemen devasa kaslar gelir insanın. Bu piskoloji yüzünden Türk Kası terimi türemiştir halk arasında. Mantının oluşturduğu göbeğe Türk Kası denir. Tamamen tembellikten ve miskinlikten oluşan kaslar askerlikte görülen sıkı eğitimin ceremesidir. Askerde sıkılan Türk gençleri askerde yaptıkları kasları; annelerinin yaptığı yemeğe feda ederler. Ama sağlam vücut sağlam iradeli birinde olur. O yüzden "Vücut geliştirme isteğinin olması lazım". Ayşe kaslı erkeklerden hoşlanıyor diye başlamamalı bu işe.

Sağlıklı besleniyor musun?
 Vücut geliştirme isteği konusundaki takıntıları bir yere bıraktıktan sonra beslenme konusunda dikkatli olmamız gerekir. Çünkü giderek amerikan tarzı yemek yeme alışkanlığına(Fast Food) doğru giderken veya türk mutfağının kalorili yemeklerini tercih ederek istediğimiz bir body'e ulaşmak biraz zor. Bunun yerine besin değeri yüksek kalorisi az ama enerjisel bakımda fazla enerji veren bitkisel , meyvesel ve kırmızı eti tercih edin. İlerki makalelerde bunun detayına gireriz. "Nasılsa akşam salona gidicem." düşüncesiyle haraket edersek harcadığımız çaba tamamen boşa gider. Bunun için kendimize hakim olup beslenmemize dikkat etmemiz gerekmekte.

İş hayatın bodye engel oluyor mu?
 Genelde karşılaşılan sorunlardan biridir iş hayatı. Gelişmekte olan ülkelerde çalışma saatleri düzensizdir. Memur olmayan bir işçinin çalışma saati 12-24 bile olabilir ve ülkemizde body salonları 10da açılıp 24te kapanmaktadır. Ama üzülmeye inanın değmez. Çünkü Body evdede yapılabilir.Vücut geliştirmek için illaki bir spor salonuna çıkmak gerekmez. Şınav, Mekik ve Dumbellarla evde body yapmak mümkündür. Yeterki insanın içinde istek ve azim olsun. Akılda bitirdiğin anda evde body yapabilir, istediğin vücuda sahip olabilirsin.
asd